Kanun değişikliği, 5. yargı paketi kanunu, TBMM genel af kanun değişikliği denetimli serbestlik

TÜRK CEZA KANUNU İLE SİYASİ PARTİLER KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ METNİ

MADDE 1- 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 102 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"MADDE 102- (1) Cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığım ihlâl eden kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandınlır. Fiilin ani hareketle işlenmesi hâlinde iki yıldan yedi yıla kadar hapis cezası verilir.

(2) Fiilin vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi
durumunda, oniki yıldan az olmamak üzere hapis cezasma hükmolunur. Bu fiilin eşe karşı
işlenmesi hâlinde, soruşturma ve kovuşturmanın yapılması mağdurun şikâyetine bağlıdır.

(3) Suçun;
a) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,
b) Kamu görevinin, vesayet veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,
c) Üçüncü derece dâhil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş, evlat edinen veya evlatlık tarafından,
d) Silahla veya birden fazla kişi tarafından birlikte,
e) İnsanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların
sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
işlenmesi hâlinde, yukandaki fıkralara göre verilen cezalar yan oranında artırılır.
(4) Cinsel saldın için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, aynca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
(5) Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü hâlinde, ağırlaştınlmış müebbet hapis cezasına hükmolunur."

MADDE 2- 5237 sayılı Kanunun 103 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"MADDE 103- (1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, sekiz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandınlır. Fiilin ani hareketle işlenmesi hâlinde dört yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Cinsel istismar deyiminden;
a) Onbeş yaşım tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarım algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,
b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar,
anlaşılır.

(2) Cinsel istismann vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle
gerçekleştirilmesi durumunda, onaltı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur.

(3) Suçun;
a) Birden fazla kişi tarafından birlikte,
b) İnsanlann toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların
sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
c) Üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş veya evlat edinen tarafından,
d) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,
e) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,
işlenmesi hâlinde, yukandaki fıkralara göre verilecek ceza yan oranında artınlır.

(4) Cinsel istismann, birinci fıkranın; (a) bendindeki çocuklara karşı cebir veya tehditle ya da (b) bendindeki çocuklara karşı silah kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi hâlinde, yukandaki fıkralara göre verilecek ceza yan oranında artınlır.
(5) Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, aynca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
(6) Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü hâlinde, ağırlaştınlmış müebbet hapis cezasına hükmolunur."

MADDE 3-5237 sayılı Kanunun 104 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan "altı aydan iki" ibaresi "iki yıldan beş" şeklinde değiştirilmiş, ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiş ve aynı maddeye aşağıdaki fikra eklenmiştir.
"(2) Suçun mağdur ile arasında evlenme yasağı bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın, on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(3) Suçun, evlat edineceği çocuğun evlat edinme öncesi bakımım üstlenen veya koruyucu aile ilişkisi çerçevesinde koruma, bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın ikinci fıkraya göre cezaya hükmolunur."

MADDE 4- 5237 sayılı Kanunun 105 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "hükmolunur." ibaresi ", fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasma hükmolunur." şeklinde ve ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"(2) Suçun;
a) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
b) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma. bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,
c) Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
d) Posta veya elektronik haberleşme araçlanmn sağladığı kolaylıktan faydalanmak
suretiyle,
e) Teşhir suretiyle,
işlenmesi hâlinde yukandaki fıkraya göre verilecek ceza yan oranında artınlır. Bu fiil nedeniyle mağdur; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden aynlmak zorunda kalmış ise, verilecek ceza bir yıldan az olamaz."

MADDE 5- 5237 sayılı Kanunun 142 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi yürürlükten kaldınlmış, aynı fıkrada yer alan "iki yıldan beş" ibaresi "üç yıldan yedi" şeklinde değiştirilmiş, ikinci fıkrasının (d) bendine "kilit açmak" ibaresinden sonra gelmek üzere "veya kilitlenmesini engellemek" ibaresi eklenmiş, (g) bendinde yer alan "Bannak yerlerinde, sürüde veya açık yerlerde bulunan" ibaresi madde metninden çıkanlmış, aynı fıkraya aşağıdaki bent eklenmiş, fıkrada yer alan "üç yıldan yedi" ibaresi "beş yıldan on" şeklinde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"h) Herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle ya da bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında,"
"(5) Hırsızlık suçunun işlenmesi sonucunda haberleşme, enerji ya da demiryolu veya havayolu ulaşımı alanmda kamu hizmetinin geçici de olsa aksaması hâlinde, yukandaki fıkralar hükümlerine göre verilecek ceza yansından iki katma kadar artınlır."

MADDE 6- 5237 sayılı Kanunun 143 üncü maddesinde yer alan "üçte birine kadar" ibaresi "yan oranında" şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 7- 5237 sayılı Kanunun 149 uncu maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"d) Yol kesmek suretiyle ya da konutta, iş yerinde veya bunların eklentilerinde,"

MADDE 8- 5237 sayılı Kanunun 152 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "altı" ibaresi "dört", ikinci fıkrasında yer alan "iki" ibaresi "bir" şeklinde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

"(3) Mala zarar verme suçunun işlenmesi sonucunda haberleşme, enerji ya da demiryolu veya havayolu ulaşımı alanında kamu hizmetinin geçici de olsa aksaması hâlinde, yukarıdaki fıkralar hükümlerine göre verilecek ceza yansından iki katma kadar artırılır."

MADDE 9- 22/4/1983 tarihli ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununun 96 ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan "ve benzeri işaretleri" ibaresinden sonra gelmek üzere "aynen veya iltibasa mahal verecek şekilde" ibaresi eklenmiştir.

MADDE 10- 2820 sayılı Kanunun 104 ncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"Tüzüklerinde, Anayasa Mahkemesince temelli kapatılan veya siyasi parti siciline kayıtlı bulunan siyasi partilerin isimleri, amblemleri ve rumuzlarını aynen veya iltibasa mahal verecek şekilde kabul eden veya kullanan siyasi parti aleyhine Anayasa Mahkemesine, Cumhuriyet Başsavcılığınca re'sen veya ilgili siyasi partinin talebi üzerine yazı ile başvurulur. Anayasa Mahkemesi, başvuru tarihinden itibaren 30 gün içinde isim, amblem ve rumuzların siyasi partiler siciline kayıt önceliğine göre yapacağı incelemede bu Kanunun 96 ncı maddesinin birinci fıkrasına aykırılık görürse,bu aykırılığın giderilmesi için ilgili siyasî parti hakkında ihtar kararı verir. Bu kararırı ilgili siyasi partiye tebliğinden itibaren 30 gün içinde aykırılık giderilmediği takdirde, Anayasa Mahkemesi, o siyasî partinin aykırılık giderilinceye kadar faaliyette bulunmaktan yasaklanmasına karar verir. Faaliyette bulunmaktan yasaklanmasına karar verilen parti, yasaklama süresi boyunca kanunen yapılması zorunlu parti kongreleri ve işlemler hariç hiçbir faaliyette bulunamaz, gelir sağlayamaz, üye kaydedemez ve seçimlere katılamaz."

MADDE 11- 2820 sayılı Kanunun 114 üncü maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Gerçekdışı üye kaydı yapmak

MADDE 114- Siyasi partiye yazılı üyelik başvurusu bulunmayan veya mevcut olmayan kişileri gerçeğe aykırı olarak üye kaydedenler hakkında bir aydan üç aya kadar hapis ve elli günden ikiyüz güne kadar adli para cezasına hükmolunur."

MADDE 12- 2820 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
"Defter, sicil ve kayıtlarının tutulma usulü
EK MADDE 7- Bu Kanuna göre tutulacak sicil, dosya, defter ve kayıtlar elektronik ortamda da tutulabilir. Ancak form veya sürekli form şeklinde tutulacak defterler, kullanılmaya başlanmadan önce her bir sayfasma numara verilerek ve onaylatılarak kullanılabilir. Onaylı sayfalar kullanıldıktan sonra defter haline getirilerek muhafaza edilir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı siyasi parti sicillerine işlenmek üzere elektronik ortamda veri aktarımı ancak siyasi parti genel merkezleri tarafından ve bu işlerle görevlendirilecek kişilerce yerine getirilir."

MADDE 13 -Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 14- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.



Ramazan CAN                               Bülent TURAN                                     Mustafa AKIŞ
Kırıkkale Milletvekili                   İstanbul Milletvekili                              Konya Milletvekili


Post a Comment

Sitede yer alan yorumlar site ziyaretçilerinin kişisel görüşleridir. Hukuki tüm sorumluluk yorumlayana aittir.