Kamuoyunda 5. Yargı paketi olarak adlandırılan ve özel yetkili ağır ceza mahkemelerini kaldıran yasa tasarısı içinde, yargıçların hukuki sorumluluğu ile ilgili de düzenleme yapılmıştır.
Yasa tasarısı, meclis başkanlığına sunulmadan önce, bizzat Adalet Bakanı tarafından bir açıklamada, “yargıcın kararından ötürü tazminat davasının, devlete açılması kuralından vazgeçecekleri, eskiden olduğu gibi, davanın doğrudan yargıca karşı açılması şeklinde düzenleme yapılacağı” açıkça ifade edilmişti.
Yasa tasarısında baktığımızda, “yürürlükten kaldırılan hükümler” başlıklı çerçeve 20. Madde hükmünde:
e)24.02.1983 tarihli ve 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu’nun 93/A maddesi.
dendiğini görüyoruz.
Tasarı, 93/A madde hükmünü kaldırmayı hedeflemektedir. Ancak burada bir sorun mevcuttur.
Amaç, gerçekten de mevcut kuralı değiştirmek ve tazminat davasının devlet yerine yargıca açılmasını sağlamak ise bu düzenleme eksik ve hatalıdır. Hukukumuzda, yargıçların karar ve eylemlerinden ötürü açılacak tazminat davasının devlete yöneltileceği kuralını düzenleyen iki ayrı hüküm vardır:
Birincisi, 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu’nun 93/A maddesi; ikincisi ise 6100 sayılı HMK m.46 vd. hükümleridir.
Tazminat davasının devlet yerine yargıca açılmasını hedefleyen bir yasa tasarısının, 93/A hükmünü kaldırırken, HMK 46 vd. hükümlerine dokunmaması, istenen amacı sağlamayacak, davalar yine devlet aleyhine açılmaya devam edilecektir.
Torba kanun tekniğinin bir kez da parlamento tarafından yüze göze bulaştırılmasının bir örneği ile karşı karşıyayız sanırım. (Eğer bu düzenlemede bilmediğimiz daha "ince" bir amaç yoksa)
93/A hükmünün gidişi, aynen geliş şeklinde olduğu gibi (Haberal / tazminat / Yargıtay 4 HD) günü birlik, özel ve duygusal tepki ve kaygıların ürünü olmuştur.
Yorum Gönder
Sitede yer alan yorumlar site ziyaretçilerinin kişisel görüşleridir. Hukuki tüm sorumluluk yorumlayana aittir.