Bankaların, kredilerini geri ödeyemeyen vatandaşlar hakkında başlattığı icra takipleri ve noter işlemleri gibi uygulamalarda muaf tutuldukları harç paralarını ceplerine attıkları ortaya çıktı. Bankalar harç vurgunları ile milyarlarca liralık haksız gelir elde ediyor.Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan; "Bankalar bizi zekalarıyla herzaman alt ediyor" dediği bankalar icra takiplerindeki vergi harcından bile haksız gelir elde ediyor. Kredisini geri ödeyemeyen şirketler hakkında başlatılan icra takip ve noter işlemlerinde devlete ödenen harçlar için bankalara kanun gereği muafiyet uygulanıyor. Sağlanan bu muafiyet finans kurumları için milyarlarca liralık bir kazanç kapısı oluşturuyor.
Bankalar, icra takibi ve icra takibine bağlı noter işlemlerinde 492 Sayılı Yasa'nın 123'üncü maddesiyle ile harç ödemekten muaf tutuluyor. Ancak icra dairesi, icra takipleri için yapılan başvurularda bankadan icra harcını tahsil ediyor, Banka da icra dairesine ödediği icra harcını kredi müşterisine yansıtıyor ve tahsil ediyor. İcra takip işlemlerinin bitmesinin ardından banka Maliye'ye başvurarak Bankaların 492 Sayılı Yasa'nın 123'üncü maddesiyle muafiyeti vardır, bu nedenle İcra dairesinin tarafımızdan tahsil ettiği harcın geri ödenmesini talep ediyor. Vergi daireleri de icra dairelerine yatan bu icra harcı sanki bankaca ödenmiş gibi bankaya ödüyor. Böylece bankanın kredi müşterisinden aldığı harç parası, bankaya veriliyor. Kredi alan şirkete ise icra harcı ödenmiyor.
Bankaların icra harcı vurgunu, CBS Tekstil'in Gelir İdaresi Başkanlığı'na yaptığı başvuruyla kamuoyunun gündemine taşındı. CBS Tekstil'in Gelir İdaresi Başkanlığı'na başvurusu üzerine Gelir İdaresi Başkanlığı'nın 19 Ağustos 2011'de verdiği yanıtta şu karara yer verildi: Bankaların tahsil etmeye çalıştığı kredilerin geri dönüşümüne ilişkin olmak kaydıyla, icra dairelerince tahsil edilen icra başvuru harcı, ilamsız takiplerde, peşin harç ve icra tahsil harcının, söz konusu harcı ödeyen kişinin başvurusu halinde kredinin borçlusu veya alacaklısı ayrımı yapılmaksızın iade edilmesi gerekmektedir. Bu itibarla bankaların kullandırdığı kredilerin temini ve teminatları ile kredilerin geri dönüşümüne ilişkin işlemler 492 Sayılı Kanun'da yazılı harçlardan müstesna bulunduğundan, söz konusu işlemlere ilişkin olarak tahsil edilen harçların icra müdürlüklerince iade edilmesi gerekmektedir. ifadeleri yer aldı.
Bu tür davalara giren avukatlar da yapılan bu uygulamanın haksız olduğunu belirterek, bütün bu işlemlerle ilgili olarak ve özellikle icra takiplerinde, tüm harçların borçluya yüklendiğini, Vergi daireleri bankaların uyguladığı bu inceliğin bilerek yada bilmeyerek farkına varamadığı için yıllardır icra takibi yapan bankalara nedensiz yere ödeme yapmışlardır. Maliye bakanlığı'da kredi borçlularının sırtından gelir elde etmeye çalışıyor" dedi.
492 Sayılı Yasa'nın 123. maddesine göre, bankalar, yurtdışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilerin temini ve bunların teminatları ile geri ödemelerine ilişkin işlemleri harca tabi tutulmuyor.