Karşılıksız çek suçu ülkenin adalet sisteminde bir çıban başı olmayı sürdürüyor.
3167 sayılı çek yasasından başlayarak yapılan değişiklikler, ne yazık ki, bu sorunu kökten çözemedi.
İlkin genç meslektaşlar için kısa bir geçmişe bakış.
Sonra bir çözüm önerisi.
Çek Yasası çıkıncaya kadar karşılıksız çek suçu yoktu.
Bu olay dolandırıcılık suçu etrafında dönerdi.
Açılan kamu davalarında kurnaz avukatlar ve sanıkların savunması şuydu: Ben muhataba çeki/çekleri verdim; üstüne de ileri tarihli vade yazdım, vadesinde ödeyeceğimi söyledim, o da kabul etti, hile yoktur, bu nedenle dolandırmak söz konusu değildir.
İşlerim bozulduğu için çeki ödeyemedim.
Mahkemeler de sanık hakkında beraat kararı verirlerdi. Elinde çekle kalan kişi de cebri icra yolunda ya da hukuk mahkemelerinde “boğuşmasını” sürdürürdü.
Sonra, 3167 sayılı çek yasasıyla birlikte karşılıksız çek suçu ceza adalet sistemimize girdi.
Sonra 5941 sayılı yeni çek kanunu, yeni düzenlemelerle ceza sistemimize girdi.
Sorunu çözdü mü, ne gezer, sorunlar oldu dağlar boyu, Asliye ceza mahkemelerinin esas defterleri çek yargılamalarıyla doldu taştı.
Bu mahkemeler, terimi bağışlayınız, çek tahsildarı durumuna düşürüldü.
Türkiye karşılıksız çek suçundan kurtulabilir mi ?
Evet.
Çözüm nedir ?
İlkin bu ülke karşılıksız çeklerde bankaların “komik” ödeme sorumluluğu sınırlarını terk edecektir.
Sonra, bankalar gerçekten çek hesabı açacakları ve çek karnesi verecekleri müşterileri ince elekten geçireceklerdir.
Daha sonra, her çek yaprağının üstünde bir ibare yer alacaktır. Bu ibare bankanın irade açıklamasını içerecektir : “ İşbu çek yaprağına yazılacak şu kadar meblağ garantim altındadır.”
TBMM bankalara karşı gücünü ortaya koyar ve bu çözümü içerecek olan en çok iki cümleyi çek yasasına koyarsa, ülkede karşılıksız çek suçunun yerinde yeller eser.
Hangi alışverişte, hangi muhatap bir çek yaprağında yazılı garantinin üstünde bir meblağ içerecek olan bir çeki alır ki.
Bunun için tek şans, okur yazar olmayan bir kişiyle iş yapmaktır.
Bu da bu devirde olmaz.
Çözümü radikal mi buldunuz ?
Elbette öyledir.
Ama unutmayalım ki, radikal olmayan çözümler önemli sorunları ortadan kaldıramaz.
Yorum Gönder
Sitede yer alan yorumlar site ziyaretçilerinin kişisel görüşleridir. Hukuki tüm sorumluluk yorumlayana aittir.