![]() |
Başbakanımız sesimizi duyunuz |
Bir arzuhâlimiz var, duymak isterseniz, Lütfen, arzuhâlimizi okuyunuz!..
Duyunuz, dinleyiniz ve okuyunuz ki, önce farkımıza, sonra bir kanaate varasınız..
Diyesiniz ki, bizim vatandaşımız, bizim yetişmiş bir iş adamımız, bizim kıymetli bir insanımız; Ülkemizin çetin iş dünyasında (haydi kendi hatamızla olsun) talihsiz bir şekilde batmış, maddi ve manevi çöküş içinde (henüz dağılmamışsa) ailesi ile perişan durumda maişet kaygısı ile feryat ediyor, çile ve acı çekiyor.
Bizim sistemimiz düşen için çare üretmez, bizim sistemimizde bir şekilde düştünse yanarsın, çiğnenir gider, aç bîilaç kalırsın..
Çağdaş ülkelerdeki gibi müflis bir işadamının bile insan onuruna yaraşan yaşamsal alt bir sınırdan aşağıya düşmesine izin verilmeyen sosyal tedbirler ve sigortalar bizde yoktur. İcralardan bir işe girmenize müsaade edilmez.
Hastalanırsanız, sosyal güvenceniz yoktur "Tedavi olamazsınız"
Cepte paranız yoktur "Acıyla başbaşa kalırsınız"
‘Aç mezar yok, açlıktan kim ölmüş’ deriz, şayet kahırdan ölmezsek..
Eşimizle çocuğumuzla kenetlenmeye, bir birimize tutunmaya çalışırız, kim bilir ‘karaya’ el uzatırız da, yaşama yeniden döneriz, sil baştan hayata başlarız..
Bundan başka daha çekeceğim ne çile var ki? Nedir hesaba katmadığım, daha hesapta olmayan ne var?
Biz bu adamı, icra ve hacizlerden sonra sağ kalırsa şayet, çekin karşılıksız çıktı bizde seni devlet olarak hapsetmeyi düşünüyoruz ne dersiniz? diye bir sorulsa sorulabilse..
Yani kısacası, ‘Toplum Vicdanı’na bir sorulsa sorulabilse..
Ne cevap verilirdi, verirlerdi?
Ya sizce ne cevap verirlerdi? Siz ne beklerdiniz?
Bence siz; vicdanlarınıza yansıyan, yüreğinize sirayet eden, aklınıza gelen değerler ve mülahazalarla ne cevaplar alırdınız bunu bir tahmin ediniz..
Nitelikli birkaç dolandırıcı için tanzim edilmiş çek kanunu ile bize hapis vermeniz bizim gibi binlerce insana hukuku ve hakikati zorlayıp reva görmek, zulümdür..
Aslında, bütün bu mülahazaları, ceza vermeye şartlanmış ve ezberlenmiş kanun maddelerini bir yana bırakın, yapılan muameleyi, sade bir vicdanla, mantıkla bunu düşünün..
Bu yapılan; alacaklı adına (İİK yetmiyor deyip) karşılıksız çek borçlusunu devlet gücü ile tehdit edip adi bir suçlu gibi zindanlara atıp, bir vatandaşını ekonomik gücünü yitirince ‘onurunu da yitirmiştir’ olarak kabul etmektir..
Bizler; Esnaf, Tüccar, İşadamı, Sanayici, bir şekilde mal ve hizmet üretimi yapan işverenler
Evet bizler; çabalarımızla ülkemizin maddi manevi kalkınmasında, inşasında onurlu görevler üstlenmiş başta ailelerimiz olmak üzere halka, çevremize ve ülkemize hizmet etmiş talihsiz kahramanlarız..
İçinde bulunduğumuz durum bu gerçeği asla değiştiremez.. Aramıza sızmış veya var kabul edilen dolandırıcı ve üç kağıtçılar da değerimize gölge düşüremez..
“Hakir olduysa millet şanına noksan gelir sanma,
Yere düşmekle cevher sakıt olmaz kadr u kıymetten..”
Evet; borçlu olmaktan, bu hale düşmekten utanıyoruz, bu bizim utancımız...
Son kuruşuna kadar işine, işyerine tüm varlığını, sağlığını feda eden, tıpkı öleceğini bilerek cepheden kaçmadan, arkadaşlarını ve cepheyi terk etmeden son kurşuna kadar vuruşan isimsiz kahramanlarız bizler..
İşte şayet; bizi duydunuz, bizi dinlediniz, bizi okudu iseniz..
Bizim için bir umuttur bu.. Yaşama tutunuştur.
inşallah başbakan çek mağdurları gerçeğini görecek ve bu işi çözecektir.
YanıtlaSilSayın başbakınımız çek mağdurlarının sesine inşallah duyarsız kalmaz
YanıtlaSilSayın başbakınımız çek mağdurlarının sesine inşallah duyarsız kalmaz
YanıtlaSilYorum Gönder
Sitede yer alan yorumlar site ziyaretçilerinin kişisel görüşleridir. Hukuki tüm sorumluluk yorumlayana aittir.